20 Eylül 2016 Salı



İçim içime sığmıyor, her yer bana hapis oluyor.Şu koskoca dünya bir odadan ibaret bende o odada hapis kalmış gibiyim. Nefes alamıyor gibi oluyorum bazen de nefesim bir düğüm olup beni boğuyor, nedendir bilmem yada bilmek istemem.
Bazen de bilmemek en güzelidir.
Bazen hatalar yapılır ve yapılan hatalar hata olarak kalmalıdır, peki ya sonrası?
Devamı olan bir hata ne kadar hatadır?
Ve bir insan en çok ihtiyaç duyduğu insana ne kadar hata yapabilir?
Sorular sorular sorular...
Beynimin içinde düşünmek için yer bırakmayan bu sorular cevapları bekliyorlar.
Cevaplar ise zamanda gizli, zaman geçecek yaşanacak olanlar yaşanacak ve sorular cevaplarına kavuşacak ve ben biraz daha eksileceğim.
Şimdi soruyorum kendime hani senin sabırlı yanın diye, sonra cevap veriyorum yine kendi kendime. Kırgınlıkların öyle büyük ki bazen sabrını bile yıldırıyorlar diye.
Ben bazen sırf canım yanmasın diye düşünmek istemiyorum ve ben düşünmedikçe iyi niyetli oluyorum ve ben iyi niyetli oldukça iyi niyetli insanları bile iyi niyetimi kullanmaya teşvik ediyorum.
Ve ben gerçekten bazen nefes alamıyorum.

1 Eylül 2016 Perşembe

Sen bir gülersin tüm mutsuzluklar silinir yeryüzünden
Sen bir gülersin tüm dünyama Güneş doğar aniden
Sen bir gülersin tüm benliğim huzurla dolar
Sen bir gülersin gözyaşlarım özgürlüğüne kavuşur, ağlamak imkansız olur
Kısacası sevdiğim sen hep gül, sen gülünce her şey düzelir.